Bugun...



VİTAMİN B: AVRUPA'NIN GİZLİ DOPİNGİ!

Eğer bir gün Avrupa'da iş başvurusu yaparsanız ve beklediğiniz “Tebrikler! Aramıza hoş geldiniz!” maili yerine, hiçbir açıklama yapılmadan “Maalesef bu pozisyon için seçilmediniz.” cevabını alırsanız, sakın moralinizi bozmayın.

facebook-paylas
Güncelleme: 22-02-2025 07:51:48 Tarih: 19-02-2025 00:01

VİTAMİN B: AVRUPA'NIN GİZLİ DOPİNGİ!

VİTAMİN B: AVRUPA'NIN GİZLİ DOPİNGİ!

Eğer bir gün Avrupa'da iş başvurusu yaparsanız ve beklediğiniz “Tebrikler! Aramıza hoş geldiniz!” maili yerine, hiçbir açıklama yapılmadan “Maalesef bu pozisyon için seçilmediniz.” cevabını alırsanız, sakın moralinizi bozmayın. Belki de sorununuz CV’nizde değil, kan değerlerinizde olabilir. Evet, yanlış duymadınız. Avrupa'da bazı kapıların açılması için Vitamin B seviyenizin yeterli olması gerekiyor.



Bu öyle sıradan bir vitamin değil. Bağışıklık sisteminizi güçlendirmez, saç dökülmenize iyi gelmez, cildinizi parlatmaz. Ama işe yaradığı kesin. İçeriğinde bolca "tanıdık", "referans", "dayı", "baba dostu", "eski patron", "lobici amca" gibi organik(!) bileşenler var. Avrupa'da iş dünyasında bir yer edinmek istiyorsanız Vitamin B’siz dolaşmak, pasaportsuz sınır kapısına dayanmak gibi bir şey.

Ama durun, durun! Sakın ha Avrupa’da torpil olmaz gibi naif düşüncelere kapılmayın. Avrupa’da bu işin adı "networking", "referans" ya da "bağlantılarınızın gücü" oluyor. Yani olayın adı değişiyor ama özü aynı. Siz sokağa çıkıp "Ben şu torpili bi' göreyim" deseniz herkes üstüne alınmaz ama "Vitamin B" derseniz, başlarlar kaş göz işareti yapmaya.

Peki, bu "Vitamin B" nedir, nasıl çalışır ve gerçekten kariyer basamaklarını hızlandıran sihirli bir formül mü? Hadi, birlikte inceleyelim!

Vitamin B Nedir?

Tıbbi literatürde adı geçmese de, iş dünyasının en çok kullanılan takviyelerinden biri. Bu vitamin, iş görüşmelerinde "Sizi neden seçmeliyiz?" sorusunun yanıtını "Çünkü dayım öyle istiyor." şeklinde verdirten, CV’deki eksikleri "Ben seni bir yere yönlendireceğim." cümlesiyle kapatan bir güç içeriyor.

Almancadaki "Bekannt" (tanıdık, eş-dost) kelimesinden türeyen bu kavram, aslında bildiğimiz torpilin Avrupa’da kibarlaştırılmış hali. Yani bizde "halledilir abi" denilen şey, Avrupa’da "Görüşmeler olumlu geçti, ekibimize katılmanız için sabırsızlanıyoruz." şeklinde e-mail olarak geliyor.

Vitamin B, özellikle büyük şirketlerde, devlet kadrolarında ve akademik dünyada pek seviliyor. Çünkü herkes yetenekli olabilir ama önemli olan "doğru yerde, doğru insanı tanımak".

Avrupa’da Torpil Kültürü Var mı?
“Avrupa’da liyakat esas alınır!” cümlesi, masallarda duyduğumuz "Ve sonsuza kadar mutlu yaşadılar." kadar gerçekçi bir söylem. Liyakat? Var. Ama tanıdık? O da var. İşin en güzel kısmı da şu: Burada torpil asla torpil olarak anılmıyor.

Fransa’da: İşe alım süreci çok uzun sürer ama son anda "referansınız" olursa süreç hızlanır. Bu, kimsenin dillendirmediği bir gerçek.
Almanya’da: "Bağlantılarınızın olması önemli" diyerek üstü kapalı torpili savunurlar.

İngiltere’de: "Old boys network" diye bir kavram var. Yani, eskiden beri iş dünyasında olanların, sadece kendi çevrelerinden insanları işe alması.

İskandinav ülkelerinde: Dışarıdan biriyseniz işe girmek zordur ama "bir tanıdık" referans olursa aniden kapılar açılır.

Avrupa’da bir iş görüşmesine çağrıldığınızda mükemmel bir aday olabilirsiniz ama kapıdan geçmek için hâlâ bir şeye ihtiyacınız var: Vitamin B!

Türkiye ve Avrupa Karşılaştırması

Türkiye’de torpilin daha doğrudan bir hali var. "Torpilli" kelimesi bile bir statü göstergesi olmuş durumda. Hatta bazen işe girmek için değil, iş yapmamak için bile torpil kullanılıyor. "Abi beni öyle bir yere sok ki, işe gitmeden maaş alayım." gibi.

Avrupa’da ise sistem biraz daha sofistike: İşe girersin ama genellikle başvuranlar arasında en az birinin dayısı olduğu için, sen elenirsin. Yani orada da torpil var, ama bu bir "sistem hatası" olarak değil, bir "networking başarısı" olarak görülüyor.

Türkiye’de "Referans var mı?" diye sorulduğunda, genellikle "Dayım var." denir. Avrupa’da ise "Üniversite hocam çok güçlü bir tavsiye mektubu yazdı." denir. Ama ikisinin de kapıyı açma ihtimali aynıdır.

Vitamin B’nin Etkileri

Peki, bu mucizevi vitamin gerçekten etkili mi? Kesinlikle evet! İş görüşmesinde yetenek, eğitim ve tecrübe önemli ama "Ben sizi bir yere yönlendireceğim." cümlesi bazen tüm bunları sıfırlıyor.

Birileri şansını kendi bileğinin hakkıyla denemek isterken, Vitamin B’si bol olanlar doğrudan asansöre biniyor.

Sonuç ve Soru: Hepimizin Bir Vitamin B’si Olmalı mı?

Şimdi, asıl soru şu: Bu dünyada gerçekten yetenek mi kazanıyor, yoksa Vitamin B’si yüksek olanlar mı? Eğer bu vitamin olmadan yükselmek bu kadar zorsa, hepimizin bir "Vitamin B" deposu olması mı gerekiyor?

Yani, liyakat mi kazanır, yoksa referans mı? Gerçekten "hak eden" mi iş buluyor, yoksa "hakkını bilen" mi?

Siz olsanız, bir iş için yeteneğinize mi güvenirdiniz, yoksa "Vitamin B" mi arardınız?







Etiketler :

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Aslının Günlüğü Haberleri

YAZARLAR
HABER ARA
HABER ARŞİVİ
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI